Basında Fortibase

Home » Basın & Medya » Basında Fortibase

Fortibase’in veya ürünlerinin basında yer aldığı haber ve makaleler.

Haber 71Net - Biri Bizi Mobese ile Denetliyor
21.07.2008
Emniyet Müdürlüğü tarafından Ankara, Samsun ve Kayseri karayoluna konulan 12 adet plaka tespit kamerası günlük ortalama olarak 20 bin motorlu araç üzerinde kontrollerini yapıyor.

Araçlar içinde çalıntı, haciz, yakalamalı, sahte plakaları tespit yapmasından 5 saniye sonra durumunu ortaya çıkarması ile ekipler tarafından araçların yolları kesilerek gerekli cezai işlem de bulunuluyor.

Kırıkkale’ye kurulan mobese sisteminde 12 kamera plakalı okumalı, 37 kamera Kırıkkale merkezinde ve 2 kamera da internet kanalından Cumhuriyet meydanını izliyor. Uydudan alınan görüntülerin Emniyet Müdürlüğü Bilge işlem müdürlüğünden karayollarından geçen tüm motorlu araçları inceleyerek çalıntı, hacizli, sahte plaka, yakalamalı, anında takip edebiliyor. Olaylarda Bilgi işlem de alarm vermesi sonucu tespit yapılıp Trafik ekiplerine bildirilerek araçlar hakkında kanuni işlem başlatılıyor.

Kırıkkale Emniyet Müdürü Salim Akça ”Kurduğumuz son sistem mobese ile birlikte gerek şehirlerarası karayollarında, gerekse kent merkezinde kamera sistemlerimiz gelişmiş olarak sürdürülüyor. Araçlar ve insanlar üzerinde incelemelerde bulunuluyor suçlu kişiler karşısında alarm sistemi uygulamaları ile ekipler tarafından yakalanarak gerekli işlemler yapılıyor. Mobese sistemi her geçen gün daha da gelişecektir” dedi.

Hürriyet Gazetesi - Dikkat Yolda Kamera Var
19.07.2008
Kırıkkale’de Emniyet Müdürlüğü tarafından Ankara, Samsun ve Kayseri karayoluna konulan 12 adet plaka tespit kamerası, karayolundan geçen günlük ortalama 20 bin motorlu araç üzerinde kontrollerini yapıp, çalıntı, haciz, sahte plakalı araçları beş saniye gibi kısa sürede tespit ediyor.

Kırıkkale Emniyeti, ayrıca 37 kamera ile merkezin, internet kanalındaki iki kamera ile Cumhuriyet meydanının izlendiğini bildirdi. Uydudan alınan görüntülerin Emniyet Müdürlüğü Bilge İşlem Müdürlüğü’nde görüntü yansıması ile birlikte karayollarından geçen tüm motorlu araçların incelenerek çalıntı, hacizli, sahte plaka, yakalamalı olanları anında alarm sistemi sayesinde tespit yapıldığı, bu durumun ise trafik ekiplerine bildirilmesi sonucu yakalanan araçlar hakkında kanuni işlem başlatıldığı ifade edildi.

Kırıkkale Emniyet Müdürü Salim Akça yaptığı açıklamada, “Kurduğumuz son sistem ile birlikte gerek şehirlerarası karayollarında, gerekse kent merkezinde araçlar ve insanlar üzerinde incelemelerde bulunup, alarm sistemi sayesinde ekiplerimizin yakaladığı suçlular yakalanıp, haklarında gerekli işlemler yapılıyor” dedi.

Sabah Gazetesi - Mobese'nin Getirdiği
12.03.2008
Antalya’da trafik karmaşasının nedeninin kırmızı ışık ihlalleri olduğunu yıllardır söylüyorum. Kameralı Güvenlik Sistemi Mobese’nin geçtiğimiz günlerde 3 saatlik test denetiminde benim bu ısrarla vurgulamaya çalıştığım durum net bir şekilde ortaya çıktı.

Biliyorsunuz, Mobese asayiş ve güvenlik işlevinin yanı sıra trafik ihlallerinin tespit edilmesi görevini de yürütecek. Sistem, yılbaşından beri güvenlik amaçlı kullanılıyor. Ancak, trafik kurallarının denetimi ile ilgili henüz faaliyete geçmedi. Geçtiğimiz hafta içinde Mobese’nin trafik yönü de 3 saatliğine çalıştırıldı. Ortaya çıkan sonuç, ben hariç herkesi şaşırttı. 3 saatlik test denetiminde dakikada 5 sürücünün kırmızı ışık ihlali yaptığı ortaya çıktı. Bu da demektir ki, 3 saat içinde kırmızı ışığı ciddiye almayan 900 sürücü kameralara yakalandı.

Beni şaşırtmayan, ancak işin uzmanlarını bile hayrete düşüren bu rakamlar, Antalya’daki trafik sorununun nedenini net ortaya koymaktadır.

Yıllardır kent içinde trafik radarla yapılan hız kontrolü ile denetim altına alınmaya çalıştı. Hala şehrin göbeğinde, 65–70 kilometre hızı geçen sürücülerin yakalanması için polislerimiz pusuda bekliyor. Ancak kırmızı ışık ihlalleri kimsenin dikkatini çekmedi.

Bundan önceki yazılarımda da birçok kez tekrarladım; bırakın radar kontrolünü, siz kavşakları denetim altına alın. Bu ışık ihlalleri nedeniyle can güvenliğimiz tehlikede. Bir kavşağı geçerken, bize yeşil ışık yansa bile kaza yapmamak için 3–4 kez gelen giden olup olmadığını kontrol ediyoruz. Sürücülerin yüzde 90’ı, kavşağa gelmelerine 150–200 metre kala, sarı ışık yanmasına rağmen ayaklarını gazdan çekmiyorlar. Büyük kavşaklarda her kırmızı ışıkta en az 8–10 araç kural ihlali yapıyor.

Şimdiye kadar bu durum hep ihmal edildi. Mobese’nin test denetiminde gördük ki, bu ihlalleri yapanlar tespit edilecekler. Dilerim uygulama sadece tespitte kalmaz, cezaya da dönüşür. Belki lafla akıllanmayan kırmızı canavarı sürücüler, yaptıkları ihlalin ceplerine zarar vermeye başlamasıyla akıllanır.

BTnet - Antalya Mobese Hizmete Girdi
22.01.2008
Antalya’da suçlarla mücadelede etkili olacak Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS-MOBESE) hizmete girdi.

Kent güvenlik yönetim sistemi ile, kentin çeşitli noktalarına 120’si hareketli 384 kamera yerleştirilerek kentin daha huzurlu ve güvenilir bir duruma kavuşmasının amaçlandığını belirten Havelsan İş Geliştirme Direktörü Mukaddes Burhan, kırmızı ışık ihlali yapan araçların kavşaklardaki özel kameralar tarafından tespit edilerek plakaların bu cihazlar tarafından merkeze bildirildiğini söyledi.

Şehrin çeşitli noktalarında Plaka Tanıma Sistemi’nin yerleştirildiğini, bunlarla kente giriş çıkışların kontrol altına alındığını aktaran Burhan, “Kameralar ile kaydedilen görüntülerin yüzde 70’i fiber optik kablo, yüzde 30’u ise Wi-max adı verilen kablosuz iletişim ağı ile merkeze ulaştırılmaktadır” dedi.

Burhan, Antalya’da İller Bankası kavşağına yapılan akıllı binada Türkiye’nin en modern çağrı merkezinin oluşturulduğunu, bu merkezde ambulans, itfaiye, polis, jandarma, orman, sahil güvenlik gibi acil durum gerektiren tüm birimlerin tek numarada (112) toplanacağını dile getirdi. Burhan, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi’nin Ana İzleme Merkezi’nin de bu binada oluşturulduğunu, ayrıca 17 adet tali izleme merkezinin sistem içinde çalıştığını ifade etti. Burhan, “Oluşturulan ana omurga üzerinden IP telefon görüşmeleri, kablosuz geniş alan ağı üzerinden araç içinden diz üstü bilgisayarlar ile sorgulama yapılabilmektedir. Ayrıca GPS ve GPRS sistemleri kullanılarak polis araçları takibi merkezden dijital harita üzerinden yapılabilmektedir. Bu sayede olay mahalline en kısa sürede kolluk kuvvetlerinin ulaşması sağlanabilmektedir” şeklinde konuştu.

Milliyet Gazetesi - Pendik RoRo Limanı Açılıyor
29.04.2005
Pendik Ro – Ro Limanı bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından hizmete açılıyor.

Limanı işletecek şirket olan UN Ro – Ro’nun Genel Müdürü Cemil Bayülgen, Pendik Limanı sayesinde TIR’ların İstanbul trafiğinden çıkacağını söyledi. Bayülgen, “200 TIR her gün İstanbul trafiğine çıkıyordu ve trafiği felç ediyordu. TIR’lar artık Haydarpaşa’ya girmeden Pendik’ten dünyanın her yerine gidebilecek” dedi. Bayülgen liman hakkında şu bilgileri verdi:

“103 dönüm arazı üzerinde kurulan liman, 60 milyon dolara maloldu. Avrupa’nın ve Akdeniz’in bir numaralı, dünyanın da dördüncü modern limanı. İki gemi aynı anda yanaşabilecek ve hareket edebilecek. Ancak şimdilik bir sabah bir akşam olmak üzere iki gemi TIR taşıyacak. İçinde altı benzin istasyonu bulunuyor. Hizmet binaları ile bankalar ve gümrük teşkilatı tamamlandı. Yedisi modern dokuz ro ro gemimiz var. Üç gemi siparişi verdik. Bunlar da 2008’de gelecek. Gemilerimiz 240 TIR taşıyor. Limanın 650 TIR’lık kapasitesi var.”

Yeri tartışma yaratmıştı
Limanın yapımında tartışmalar yaşanmış, CHP Milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu, limanın kaçak olduğunu öne sürerek çeşitli başvurularda bulunmuştu. Gazetelere ‘Güzelyalı sakinleri’ imzası ile verilen ilanlarda da liman ‘ikinci Gökkafes skandalı’ olarak nitelendirilmişti. Dolgu alan üzerine inşa edilen liman için, Denizcilik Müsteşarlığı’nın 2003 tarihli raporunda ‘imar planı yok’ ve ‘devletin resmi kayıtlarında böyle bir arazi gözükmüyor’ ifadeleri kullanılmıştı.

TGRT Haber - Pendik Ro Ro Limanı Açıldı
29.04.2005
Pendik’te inşa edilen UN Ro Ro Limanı, Başbakan Erdoğan’ın yaptığı açılışla hizmete girdi. Erdoğan, açılışta yine bürokrasiye yüklendi. İstanbul’a yeni bir ticaret kapısı açıldı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni bir ticaret kapısını açmak için İstanbul Pendik’teydi… Erdoğan, UN Ro-Ro limanının açılışına beraberinde bakanlarla birlikte deniz yoluyla geldi. Başbakan’ı limanda RO-DER Genel Başkanı Saffet Ulusoy karşıladı. İstiklal Marşı ve saygı duruşunun ardından, sıra konuşmalara geldi. Ev sahibi sıfatıyla kürsüye çıkan Saffet Ulusoy önce neden denizlere yöneldiklerini açıkladı.

Ardından da Başbakan’a seslendi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım söz sırası kendisine geldiğinde bir özeleştiride bulundu. Başbakan Erdoğan’ın ise kürsüde bürokratik oligarşiden şikayetçiydi. Törenin sonunda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bakanlarla birlikte UN Ro-Ro Pendik Limanı’nın açılış kurdelesini kesti. Ardından da Saffet Ulusoy gemisi hep birlikte yolculuğuna uğurlandı.

Milliyet Gazetesi - İstanbul'a Kıskaç
29.04.2005
Güneri Civaoğlu’ndan Türkiye’de bir ay içinde altyapısı tamamlanan çalıntı araç ve plaka tanıma aygıtlarını da kapsayan ve yakında uygulamaya konacak olan Mobese (Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu) Projesi üzerine bir yazı.

İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, “bir ay içinde İstanbul’da, New York’taki gibi bir kıskaç’ın uygulamaya konacağını” söyledi.
“Kıskaç” deneme olarak önce Diyarbakır’da, sonra NATO toplantısı boyunca İstanbul’da uygulanmış.
Başarılı olmuş.
Özellikle İstanbul zorlu süreçti.
Başkan Bush, Başbakan Blair… Ve diğerleri.
Her biri belayı paratoner gibi çeken isimler.
Güvenlik ve istihbarat güçleri, o zorlu küresel sınavı başarıyla geçmişti.

Denemelerden yüksek not alan ve bir ay içinde altyapısı tamamlanarak uygulamaya konacak “kıskacın” adı “MOBESE…” (Mobil Entegrasyon Sistem Projesi)

Bu sistem teknik olarak çeşitli unsurların lego parçaları gibi entegre olarak yerleştirildiği bir güvenlik ağı…
– Kentin dijital haritası.
– Kentteki bütün güvenlik araçlarının mobil olarak hareketinin izlenmesi.
– Suç yeri ile bu araçlardan en yakında olanları arasında iletişim ve ulaşım. Yörenin kuşatılması. Faillerin takibi.
Araç, çalıntı araç, plaka tanıma aygıtları.
– Optik gözlemler ve alınan görüntüler Vatan Caddesi’ndeki merkeze yansıtılıyor.

Sistemin bir diğer ayağı insani boyutlu.
– Kapkaç yapan çocuklar için mobil güvenlik araçlarında, uzman polislerin yanı sıra, doktor, hemşire, psikolog/psikiyatr bulunacak. Çocukları çürük meyveler gibi, ite kaka, döve kıra, araçlara alt alta, üst üste doldurup karakollara götürmek, sabahları da yer yokluğu nedeniyle salıvermek yol değil… Bunlar ıslahevlerine konacak.

İstihbarat ise üçüncü ayak.
Sokak terörü, bireysel suç olmaktan çıktı.
Çocuk çeteleri bile gerilerde kalmış “neredeyse masum nostalji…”
“Sektör” haline gelmiş.
Organize suç örgütleri holdinginin bir dalı.
Uyuşturucu, çek/senet, haraç ve silah mafyaları bu alana da el atmış.
O örgütlere yoğun odaklanmış istihbarat çalışmaları da önemli.
19 milyon insanı doğduğu topraklardan kopmuş Türkiye’nin gerçekleri…

Bunlar, günlük yaşamda hissedilenler.
Ayrıca….
Türkiye’nin nabzını yansıtan güvenlik sorunları var.
Aksu ile bunları da söyleştik.
Örneğin…
Orhan Pamuk’un kitabını toplatma emri veren kaymakam.
Onun görevden alınması prosesi ilk günden başlatılmış.
6 Mart kadınlar yürüyüşünde şiddet kullanan 8 polis açığa alınmış.
Türkiye’de bulunan AB Troykası tepki koyduktan sonra mı?
Aksu’ya göre “hayır…”
Daha olayın ertesi günü, müfettişleri yolladığını söylüyor.

Ancak, müfettiş, görevden alma, açığa koyma iç hukuk açısından bir hareketlenmeyi gösterse de, AB’den görünüş hiç hoş değil.
Türkiye için hazırlanmış olan rapor bu olumsuzluğu yansıtmakta.
Yani…
Bu tür olayların olmaması daha önemli.
Polisin eğitimi, duyarlığı, AB normlarında hareket refleksini edinmesi gerekiyor.
Bu da zaman alacak.
Yani, yılların geleneksel davranış kalıplarının yerine AB kalıplarını kısa sürede yerleştirmek zor iş.
Her alanda olduğu gibi, zamanla yarışıyoruz.
Üstelik AB mercekleri, Türkiye için diğer ülkelere kullanılandan farklı. Büyük gösteren cinsten…
O nedenle “sıfır hata” gibi bir ölçüt kaçınılmaz oluyor.

Kobi Efor Dergisi - Plaka Tanıma Sistemi
02.04.2005
Fortibase’in Türk mühendislerinin çalışmalarıyla ortaya çıkardığı Platasis (Plaka Tanıma Sistemi) Türkiye’deki ilk ve tek görüntü tanıma yazılımı olma özelliğine sahip.

Motorlu taşıtların kameralar yardımıyla alınan görüntüleri üzerinden plakaların bulunup bilgisayar yardımıyla okunabilmesi için geliştirilmiş olan Platasis, “İnsan gözünün okuyabileceği her türlü plakayı tanıyacak kadar iddialı” sloganıyla çalışıyor. Sistem, belirli alanlara yerleştirilen kameraların araç görüntülerini bilgisayara göndermesi, bu görüntülerin plaka bölümlerinin Platasis yazılımı tarafından ayrıştırılıp metne çevrilerek istenen her türlü koşula uygun modüllere göre servis verme işlevine dayanıyor. Platasis saniyede 100 resim karesi işleme gücünde.

Radikal Gazetesi - İstanbul'a 560 Kamera
21.03.2005
Elektronik Sistem Entegrasyonu Projesi kapsamında 560 kamerayla donatılacak İstanbul’da plaka tanıma sistemi ve araç takip sistemi kullanılarak polis ekipleriyle merkezler arasındaki iletişim hızı artacak.

RADİKAL – ANKARA – İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, 10 Nisan’da uygulamaya girecek Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu Projesi (MOBESE) kapsamında, İstanbul’un 560 kamerayla izleneceğini söyledi.

ATV’de dün yayımlanan ‘Ankara’da Sabah’ programına katılan Aksu, sokakta yaşayan çocukların suç eğilimindeki artışa dikkat çekti. Çocukları sokaktan kurtarmak için proje hazırladıklarını belirten Aksu, “New York Belediye Başkanı sokakta yaşayanlara yatacak yer buldu, öyle çözüldü bu iş. Biz de sokak çocuklarından başlıyoruz” yanıtı verdi. MOBESE’yi Diyarbakır’dan sonra 10 Nisan’da İstanbul’da da yaşama geçireceklerini hatırlatan Aksu, kentin 560 kamerayla donatılacağı projeyi öyle anlattı:

Nezarethaneler de izlenecek
“Kameralarda plaka tanıma sistemi ve araç takip sistemi olacak. Polis ekipleri dijital harita üzerinde izlenebilecek. Merkezle ekip arasındaki iletişim hızlı ve kolay olacak. Arşiv bilgileri çok aktif kullanılacak. Yani polis şüphelendiği bir şahsı durdurduğunda, şüpheliyi gözaltına almadan, karakola götürmeden, merkezle bağlantı kurarak kimlik sorgulaması yapabilecek. Ayrıca İstanbul’daki tüm nezarethaneler de merkezden izlenebilecek.”

Fortibase Hakkında
Fortibase® üretim ve güvenlik sektörüne yönelik otomasyon sistemleri üreten ve görüntü tanıma uygulamaları Ar-Ge konusunda Türkiye pazar lideri olan %100 Türk sermayeli bir şirkettir. Görüntü Tanıma Sektörü’ne Platasis® Plaka Tanıma Sistemi ile giriş yapan Fortibase, Türkiye’nin emniyet güçleri, askeri tesisler ve binlerce çalışanı olan çok uluslu şirketler tarafından tercih edilen tek marka olma gururunu yaşamaktadır.Fortibase, görüntü tanıma alanındaki Ar&Ge çalışmaları ve yayımladığı bilimsel makalelerle Türkiye’yi uluslar arası arenada başarıyla temsil etmektedir.

Milliyet Gazetesi - Hortum/Dijital
10.03.2005
Güneri Civaoğlu’ndan kent güvenliğinin sağlanmasında araç takip sistemleri ve plaka tanıma sistemleri gibi teknolojik sistemlerin önemi üzerine bir yazı.

Meydan, -galiba- ite uğursuza kalmayacak. İstanbul polisi, New York Belediye Başkanı Rudolph Guiliani’nin yöntemini incelemiş. Bunlar kalın çizgileriyle klasik…

“Merkezi bilgisayar izleme sistemi- Para cezalarının yükseltilişi- Büro hizmetlerinde çalışan polis memurlarına, sokakta devriye görevi verilmesi- Suç türlerine göre polisin farklı birimlere ayrılması”………….

Evet… Bunlar, “klasik” başlıklar…Önemli olan altlarının nasıl doldurulacağı.İşte bu nedenle -galiba- “kent, ite uğursuza kalmayacak” diye düşünüyorum.

Elektronik gözaltı
New York Belediye Başkanı’nın uyguladığı bilgisayar izleme sisteminden de daha gelişmiş bir sistem olan MOBESE (Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu) İstanbul’da uygulamaya konuluyor.

Tüm güvenlik personelinin ve araçlarının sayısal (dijital) elektronik harita üzerinden yönelim ve yönetimini sağlayan bu sistem, suçun işlendiği ya da ihbarın alındığı yeri çembere almaya odaklı. Çok kısa bir süre içinde personel ve araç nakli gerçekleşebilecek.Bu sistem gene elektronik olarak araç takip sistemi, mobil araç sorgulama ünitesi, polis merkezleri bilgisayar ağı, mobil polis karakol ünitesi, bölge görüntüleme sistemi, doküman yönetim sistemi ile yardımcı üniteler olan nezarethane iyileştirme-kontrol sistemi ve muhtarlık otomasyonu sisteminden oluşacak.Bunlar çok önemli.
Ayrıca… Saatte 80-100-120 km hızla giden kuşkulu bir aracın plakasını gözle saptamak, devriye polis için neredeyse imkânsız.Ama..Elektronik plaka tanıma sistemi ile güvenlik aracındakiler uyukluyor olsa bile sesli ve ışıklı alarm, ekrandaki haritaya yansıyan aracın güzergâhı, büyük kolaylık.Suçun yoğunlaştığı bölgelerde güvenlik önlemlerinin artırılması… Elektronik donanımlı mobil gözleme ve izleme araçları da suç örgütleri ile mücadelede etkin…

Hortum Süleyman’lar
Beyoğlu yıllar önce hava kararınca girilmez bölgeydi. İtin uğursuzun karakolda “Hortum Süleyman” yöntemiyle adam edilirdi (!) Hortumla dayak süreci sonunda Beyoğlu, eski güzelliğine kavuştu. Artık sanatın, gurmeliğin hatta yerleşimin bölgesi oldu yeniden. Tinerciler, kapkaççılar, hırsızlar ne yapsalar, Beyoğlu’nu o “karanlık yıllarına” geri çekemezler… Ama zaten sadece Beyoğlu değil, artık tüm İstanbul tehlikeli…

Beyoğlu Ekipler Amiri Hortum Süleyman, kendi zamanının koşullarında, yerilse de, övülse de sonuç alan adam oldu. Hâlâ anılır.Ancak devir o devir değil.AB eşiğindeki Türkiye’ye elinde kesilmiş hortum parçası sallayan polis amirleri değil, parmaklarının ucunda bilgisayar tuşları olan polisler gerek.”Hortum Süleyman’ların” yerini “Dijital Süleyman’lar” almalı.Bu devrin gereği böyle.Patenli, bisikletli, Vespa’lı polisler de devriye gezmeliler. Kapkaççıyı, darpçıyı, ara sokaklarda kaçarken otomobille kovalayamazsın.ABD’de, AB’de onlar var.Ayrıca…Polisin, polisi izleyeceği yöntemler de geliştirilmeli. Bir metropolde, polis içinde koruması olmayan hiçbir suç örgütü, yaşam şansı bulamaz. Sayıları pek de fazla olmayan bazı polisler ve polis yöneticileri, bütünüyle polise olan güveni sarsmaktalar. Meslektaşlarına kötülük yapmaktalar.

O halde, Guiliani’nin bir yöntemini daha güncelleştirmek gerek; “polisi de arıtma prosesi…”
Halk, polisine güvenmeli.Polis önünde haklıyken haksız duruma düşmemeli kimse.
……..
Guiliani’nin bir ilkesi de aslında evrenseldir: “Birinci sınıf işler birinci sınıf adamlarla üretilir…”
Bu plan bir de böyle değerlendirilmeli… Kafalar da çağ atlamalı.
………
Yukarıdaki bilgilerin büyük kısmını, İstanbul Emniyet Müdürlüğü göndermiş.
Teşekkür ederim.
Bir şeyler yapmak için “kararlı olarak” yola çıkmak bile iyi başlangıçtır.

Radikal Gazetesi - Biri Bizi Gözetlesin mi?
09.01.2005
İSTANBUL – Emniyet’in güvenlik ve suçla mücadele için yaşama geçirmeyi planladığı ‘kameralı takip sistemi’ tartışma yarattı. Avrupa’da özellikle Britanya’da yaygın olarak kullanılan plaka tanıma sistemi, özel hayatın güvenliğe kurban edileceği endişesini yaratıyor. Antalya Korkuteli’nde yerel yönetimin ilçeyi plaka tanıma sistemi ile izleme kararı benzer bir tartışmayı başlatmıştı. Bir yıl önce ilçenin giriş-çıkışlarına, ana caddelerine, kamu binalarının çevrelerine dijital kameralar kondu. Antalya Barosu’na bağlı avukat İsmail Duygulu, ‘insan hakları ve özel yaşamın gizliliği ilkesine aykırı olduğu’ gerekçesiyle uygulamayı TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na taşırken, emniyet ise asayiş olaylarının yüzde 50 azalması, 114 çalıntı aracın yakalanması gibi istatistiklerle sistemi savundu.
Trakya'da Yeşilyurt Gazetesi - Bu Proje Büyük Ses Getirecek
31.12.2004
Lüleburgaz ilçesinde Sivil Toplum Örgütlerinin sponsorluğunda yapımına başlanacak olan plaka tanıma sistemi de içeren güvenlik sistemi, Türkiye’de alanında en gelişmiş sistem olacak.

Proje’nin başarılı bir şekilde faaliyete geçmesinin ardından, tüm Trakya’da aynı uygulamanın devreye girmesi bekleniyor.

Lüleburgaz ilçesinde Sivil Toplum Örgütlerinin sponsorluğunda yapımına başlanacak olan güvenlik sistemi, Türkiye’de alanındaki en gelişmiş sistem olacak. Projenin başarılı şekilde faaliyet geçmesinin ardından, tüm Trakya’da aynı uygulamanın devreye girmesi bekleniyor.

AB ile müzakerelere başlamaya hazırlanan Türkiye’de, son zamanlarda emniyet müdürlüklerinin uygulamaya koydukları güvenlik sistemleri de Avrupa kriterlerine ayak uydurmaya başlıyor.

Lüleburgaz’a pilot uygulama
Trakya’da Çorlu’dan sonra en büyük yerleşim birimleri arasında gelen ve 120 bin yaşayan nüfusuyla önem arz eden Lüleburgaz ilçesi, önümüzdeki günlerde asayiş ve güvenliğini Türkiye’nin en modern sistemi ile yapmaya hazırlanıyor.

Aralarında; Lüleburgaz Belediyesi, bankalar ve Ticaret Borsası, Ticaret odası, Şoförler Odası gibi birçok sayıdaki sivil toplum örgütlerinin bulunduğu oluşum tarafından ilçeye sağlanacak olan yeni güvenlik sistemi, Türkiye’de faaliyet gösteren en son sistem olacak. Bu sistem hayata geçtiğinde, Kırklareli merkez, Edirne il merkez ve ilçede aynı uygulamaya geçilmiş olunacak.

Sistem neleri sağlıyor?
Lüleburgaz ilçesinde pilot uygulaması gerçekleştirilecek olan güvenlik sistemi sayesinde; İlçenin cadde ve sokaklarındaki toplam 14 kamera ile çalışma yapabilecek, Bu kameralardan her biri 360 derece dönebilen ve 25x optik zoom yapabilen ve 30 gün süreyle kayıt alabilen, aldığı kayıtları cd’lerde saklayabilen özelliklere sahip. Kameraların gece görüşüne sahip olmalarının yanı sıra, en kötü hava şartlarında dahi sorunsuz çalışabilme niteliklerine sahip oldukları dile getiriliyor. Elde edilen görüntüler, ayrıca herkesin evinde, işyerinden ve hatta yurtdışındaki bilgisayarlarından internet aracılığı ile kentini izleme şansı elde edebilecek.

AB ile müzakerelere başlamaya hazırlanan Türkiye’de, son zamanlarda emniyet müdürlüklerinin uygulamaya koydukları güvenlik sistemlerinde Avrupa kriterlerine ayak uydurmaya başlıyor.

Trafik kontrolü sorun olmaktan çıkacak
Yeni güvenlik sistemi ile ilçe merkezindeki araçlarla, ilçeye dışardan giriş-çıkış yapan araçların düzenli kontrolleri sağlanmış olacak. Örneğin; çalıntı veya aranmakta olan bir araç kente girdiğinde, optik okuyucu kameralar tarafından plakaları anında tespit edilerek, merkeze alarm verecekler. Halen kent merkezinde kayıtlı 20 binin üzerinde araç bulunduğu biliniyor. İlçe merkezinde kayıtlı işçi sayısının bile 16 binin üzerinde bulunduğu düşünüşdüğünde, güvenlik sisteminin getireceği kolaylıklar açıkca ortaya çıkıyor.

Emniyet Müdürü Tosun’dan teşekkür
Lüleburgaz ilçesinde emniyet müdürlüğü görevini başarılı bir şekilde sürdürmekte olan Abdurrahman Tosun’un önemli rolünün bulunduğu yeni güvenlik sisteminin devreye girmesiyle kentin büyük bir rahata kavuşacağı belirtiyor.

Emniyet Müdürü Abdurrahman Tosun:”Her cadde ve sokağa polis dikmek mümkün değil. Bir ihbar geldiğinde, ekiplerin olay yerine gitme süreleri ne kadar kısa olursa olsun, ordaki gözlerimiz sayesinde alacağımız bilgi ve kolaylıkla yarışamaz. Bu nedenlede, bu sistemin ilçemize kazandırılmasını sağlayan ve emekleri geçen her kişi ve kuruluşa teşekkür ediyorum.” dedi.

Afetler için de büyük kolaylıklar gelecek
Kurulacak güvenlik sisteminin en kötü hava şartlarından dahi etkilenmemesi, yaşanabilecek afetler esnasında da büyük faydalar sağlayabilecek. İlçedeki kapalı yollar, sıkıntı yaşanan merkezler, kameralarla kolayca görüntülenebilecek.

Proje Bilted firmasınca hayata geçirilecek
Hizmete girdiğinde Türkiye’nin en modern ve en son teknolojisi ile çalışacak olan yeni güvenlik sistemini yapacak olan BİLTED (Bilişim Teknolojileri ve Danışmanlık Ltd) yetkilileri projenin en kısa sürede hayata geçirileceğini dile getiriyorlar. Firma genel müdürü Elektronik ve Haberleşme Mühendisi Sadık Ses,kendisi ile yaptığımız görüşmede:”Lüleburgaz ilçesinde dünyanın en modern sistemlerinden birini kurmaya hazırlanıyoruz. Bu proje, ayrıca tüm Trakya’da güvenlik olayını kökünden çözmek için örnek ve pilot bir uygulama olacaktır. Sivil toplum örgütlerinin, bu proje ile kentlerine büyük bir hizmet vermiş olacakları açıktır.” dedi.

Top Sivil Toplum Örgütleri’nde
Lüleburgaz ilçesinde güvenlik açısından devrin niteliğinde bir uygulama olarak görülen yeni sistemin faaliyete geçebilmesi için, oluşumunda yer alan kuruluşların gerekli destekleri en kısa zamanda vermeleri ve taahhütlerini yerine getirmeleri gerekiyor: Sahip olduğu fabrika ve büyük çaplı iş yerlerinden dolayı kozmopolitan bir yapıya bürünmeye devam eden ve suç oranlarında sürekli artış meydana geldiği kent merkezinde, yeni güvenlik sistemi sayesinde önemli rahatlamaların sağlayacağı dile getiriliyor.

Radikal Gazetesi - 24 Saat İzlenmeye İsyan
29.12.2004
Emniyet’in Antalya Korkuteli’ni 24 saat kamerayla izlemesine tepki gösteren avukat Duygulu, yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek uygulamanın iptalini istedi. Emniyet ise uygulamayı savundu.

ANKARA-Antalya’nın Korkuteli ilçesinde, Emniyet Müdürlüğünün bir yıldır uyguladığı ana caddeleri kamerayla takibin yasal olmadığı ileri sürüldü. Korkuteli Emniyeti, bir yıl önce, ilçenin giriş-çıkışlarına, kavşak ve caddelere adliye, hastane ve kaymakamlık çevresine 20 dijital kamera yerleştirildi. Ayrıca altı dijital kamera, cadde ve sokaklarda dolaştırılmaya başlandı. Polis, gece görüş yeteneği olan 360 derece dönebilen ve 2 kilometre görüş alanına sahip kameralarla, ilçeyi 24 saat izlemeye başladı.

Sistem, bir programla çalıntı otomobillere karşı da duyarlı hale getirildi. Çalıntı araçlara ait 53 bin plaka bilgisayara yüklendi. Böylece sistem, çalıntı plakayı tespit eder etmez alarm vermeye başladı.

”Özel yaşama müdahale”

Ancak, avukat İsmail Duygulu, yasaya aykırı olduğu ve özel yaşamın gizlediği ilkesinin ihlal edildiği gerekçesiyle uygulamaya itiraz etti. Duygulu, önce Antalya Barosu’na başvurdu. Baro, dilekçeyi Antalya İnsan Hakları Kurulu’na sevk etti.

Kuruldan yanıt alamayan avukat Duygulu, konuyu bu kez Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na taşındı. Komisyona 9 Ağustos’a bir dilekçe veren Duygulu, uygulamanın iptal edilmesini istedi. Duygulu, dilekçesinde şu görüşlere yer verdi;

“Uygulama hukuka, yasaya bütün yönleriyle aykırı. Güvenlik görevlileriyle ilgili yasa ve yönetmeliklerde bu uygulamaya imkân veren herhangi bir hüküm yok. Anayasa ve uluslar arası sözleşmelerle yasal mevzuatımız kapsamında polisin insanlarımızın özel hayatlarına, temel hak ve hürriyetlerine müdahale niteliğinde olabilecek işlem ve eylem yapması doğru değil.

Polisin yetkisi belli. Halkın sokaktaki yaşamını video kamerayla kayda alarak bunu arşivleyemez, fotoğraflama yapamaz. Bu kayıtların hangi sürelerle saklandığı, nasıl ve nerede arşivlendiği, hangi amaçla kullanıldığı, kötü niyetli kullanıma açık olup olmadığı yönleri kaygı uyandırmakta. İçişleri Bakanlığı, bir genelgeyle, toplantı ve yürüyüşlerde polisin video kamerayla çekim yapmasını dahi yasaklamışken, nasıl oluyor da bir ilçe denetim altına alınıyor? Bu, Korkuteli halkına bir güvensizlik ve tehdit değil mi?”

Komisyon, Duygulu’nun dilekçesini ‘gereği için’ Emniyet Genel Müdürlüğü’ne gönderdi. Emniyet Genel Müdürlüğü, Antalya Emniyeti ile yaptığı yazışmaların ardından komisyona ve Duygulu’ya, uygulamayı savunan bir yanıt gönderdi.

Emniyet Memnun
29 Kasım tarihli yanıtta, sistemin Korkuteli Kaymakamlığı’nın oluruyla kurulduğu belirtildi. Emniyet Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği’nin, daha önce bu tür sistemlerin hukuka aykırı olmadığı yönünde görüş belirttiği bilgisine yer verilen yanıtta; “Kamera kurulduktan sonra daha önceki yıllarda ilçe merkezinde meydana gelen faili meçhul asayiş olayları yaklaşık yüzde 50 azaldı. Ayrıca, söz konusu sistem sayesinde çalıntı kaydı bulunan 114 araç yakalandı” denildi.

BThaber Gazetesi - Bilişim Made in Turkey
06.09.2004
Fortibase’den Türkiye’nin güvenliğini artıracak yepyeni bir sistem.

Fortibase işlem tarafından geliştirilen Platasis araçların kameralarıyla alınan görüntüleri üzerinden plakalarının bulunup bilgisayar yardımıyla okunabilmesi için geliştirilmiş olan bir yazılım. Bu yazılım ile çalıntı araçların takibinden hız tespitine kadar birçok uygulamayı gerçekleştirmek mümkün.

Hürriyet Gazetesi - Trafik Canavarı ve Hırsızları Akıllı Kamera Yakalayacak
03.09.2004
Fortibase firmasının geliştirdiği görüntü tanıma sistemi sayesinde her noktada trafik polisi bulundurmaya gerek kalmayacak.Bir kamera ve kameranın bağlı bulunduğu bilgisayarda çalışan özel bir yazılımdan oluşan sistem sayesinde, bilgisayarlar çalıntı otoları ve trafik kurallarını ihlal edenleri tespit edebiliyor.

Fortibase’in araç plakalarını tanıyan kamera sistemi için verdikleri isim Platasis. Tümüyle yerli yazılım ile geliştirilen Platasis, Antalya’da Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından kullanılmaya başlandı. Sistem, Acarkent’de de 1.700 aracın siteye giriş çıkışını takip ediyor.

Platasis’de kameralardan gelen görüntü, kameraların bağlı bulunduğu bilgisayardaki bir veri bankası ile karşılaştırılıyor. Böylece, siz eğer veri bankasında çalıntı araç plakalarını tutarsanız, kameranın gördüğü alana bu araç girdiğinde sistem otomatik olarak bunu belirleyebiliyor. Acarkent uygulamasında ise, yine kameralar Acarkent’in otoparkına giriş izni olan araçları plakalarından tanıyor ve giriş için kapıları otomatik olarak açıyor. Fortibase’in görüntü tanıma teknolojisi üzerine geliştirdiği diğer yazılım ile de yollardaki trafik ihlallerini belirlemek ve hatta ceza kesmek için trafik polisine gerek kalmıyor.

Polissiz ceza
Bu kameralar izlenecek olan yola yerleştiriliyor. Ve bilgisayar yazılımında hangi hareketlerin trafik kuralı ihlali ve cezasının da ne kadar olduğu belirtiliyor. Kameraların izlediği yolda, araçlardan herhangi biri yazılımın bilgi bankasında ‘suç’ olarak tanımlanan hareketi yaptığında kameralar ile bu otomatik olarak belirleniyor ve plaka tanıma sistemi ile o aracın plakasına gereken trafik cezası da yine ‘el değmeden’ kesiliyor.

Sistemin bir diğer özelliği ise, masaüstü ve dizüstü bilgisayarların yanı sıra, avuç içi bilgisayarlarda da kullanılabiliyor olması.

BThaber Gazetesi - Türk Teknolojisi Umut Verdi
02.09.2004
BThaber CeBIT® Bilişim Eurasia 2004 Fuarı’nda tanıtılan Platasis ® Plaka Tanıma Sistemi teknolojisini haber yaptı.

Fortibase tarafından geliştirilen Platasis, araçların kameralar aracılığıyla alınan görüntüleri üzerinden plakalarının bulunup bilgisayar yardımıyla okunabilmesi için geliştirilmiş olan bir yazılım. Bu yazılım ile çalıntı araçların takibinden hız tespitine kadar birçok uygulamayı gerçekleştirmek mümkün.

BThaber Gazetesi - Hedef Görüntü Tanımada Liderlik
30.08.2004
Geliştirdiği Plaka Tanıma Sistemi Platasis ile Emniyet Müdürlüklerinde ve Kamu Kurumlarında yoğun ilgi gören Fortibase, görüntü tanıma alanında lider olmayı amaçlıyor.

Üç genç girişimcinin 2000 yılında faaliyete geçirdiği Fortibase Bilgi İşlem, geliştirdiği plaka tanıma sistemi Platasis’le önemli projelere imza atıyor. Görüntü tanıma alanında liderliği hedefleyen şirket, Antalya Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü için geliştirdiği çalıntı araç otomasyonu ve Acarlar Boğaziçi Koruevleri sitesinde gerçekleştirdiği otopark otomasyonu projesiyle dikkat çekti. Platasis, araçların kameralar aracılığıyla alınan görüntüleri üzerinden plakalarının bulunup bilgisayar yardımıyla okunabilmesi için geliştirilmiş olan bir yazılım. Bu yazılım ile çalıntı araçların takibinden hız tespitine kadar birçok uygulamayı gerçekleştirmek mümkün.

Fortibase’nın Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde gerçekleştirdiği proje kapsamında, beldeye yerleştirilen 3 ayrı kamera aracılığıyla çalıntı araçların tespiti yapılıyor. Yakalanan plaka görüntüsünü Emniyet Genel Müdürlüğü’nün çalıntı araç veritabanında bulunan sistem gerçek zamanlı bir alarm veriyor.

İlk başarılı uygulama Korkuteli’nde
Fortibase Pazarlama Koordinatörü Volkan Pirtini’nin verdiği bilgiye göre sistemin Korkuteli’nde kurulduğu günden bu yana verilmiş olan 100 alarmın 20’sinde çalıntı araçlar ele geçirilerek sahiplerine teslim edildi. Sistemin Korkuteli’nde başarıyla uygulanması sonucunda diğer Emniyet Teşkilatları ve çeşitli kamu kurumlarından yoğun ilgi gördüklerini ifade eden Pirtini, şunları söyledi:

“Bu uygulama Platasis için önemli bir açılım sağladı. Korkuteli ufak bir belde olduğu için uygulamayı ayrıntılarıyla test edebilme olanağına kavuştuk. Platasis şu anda Ankara Emniyet Teşkilatı’nda da pilot uygulamada. Ayrıca aynı sistem Acarlar Boğaziçi Koruevleri’nde de otopark otomasyonu olarak kullanılıyor. Bu sistem ile sisteme kayıtlı olan bin 700 araç için bariyerler açılıyor ve geniş sağlanıyor.”

Trafik ihlallerini izlemek mümkün
Dünyada Platasis benzeri sistemler geliştiren yaklaşık 85 şirket olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Volkan Pirtini, tamamen Türk mühendisliği ile geliştirmiş oldukları Platasis’in Türkiye’de ve dünyada önemli bir iş potansiyeline sahip olduğuna dikkat çekti. Pirtini, “Platasis benzeri sistemler örneğin Londra gibi dünyanın büyük metropollerinde farklı amaçlarla kullanılıyor. Bu öyle bir uygulama ki çok farklı uygulamalarda kullanılması mümkün. Trafikte şerit ihlalinden hız aşımına kadar birçok alan var. Biz de öncelikle bu sistemi Türkiye genelinde yaygınlaştırmak, akabinde yurtdışına açılmak istiyoruz” dedi.

Amaçlarının görüntü tanıma alanında lider olmak olduğunu ifade eden Pirtini, şu anda yüz tanıma uygulaması üzerinde çalıştıklarını, sistemi sürekli geliştirdiklerini kaydetti. Platasis uygulaması, CeBIT Bilşim Eurasia 2.salon 216 numaralı standda, fuar ziyaretçilerine de tanıtılıyor.

Mimarlık Dekorasyon Dergisi - Platasis Plaka Tanıma Sistemi
08.07.2004
D-Worx markasıyla faaliyet gösteren Fortibase, üretim ve güvenlik sektörüne yönelik Windows, Unix tabanlı otomasyon yazılımları geliştiren, veritabanı uygulamaları üzerine uzmanlaşmış bir şirkettir. Fortibase, görüntü tanıma otomasyon yazılımları konusunda Türkiye’de bir ilk gerçekleştirerek, Platasis – Plaka Tanıma Sistemini geliştirmiştir.

Platasis nedir?
Platasis, motorlu taşıtların kameralar yardımıyla alınan görüntüleri üzerinden plakalarının bulunup bilgisayar yardımıyla okunabilmesi için geliştirilmiş olan bir görüntü tanıma yazılımıdır.

Platasis kullanım alanları
Platasis, Türkiye akıllı karayolları sistemlerinde, çalıntı araçların takibinde, boğaz köprüleri ve otoyollardaki otomatik geçiş sistemlerinde, polis otolarında radar ve araç takiplerinde, trafik sinyalizasyonlarındaki kırmızı ışık ihlallerinin tespit edilmesinde, otoparklara araç giriş çıkışlarının kontrollerinde (abone olan araçların girişlerine otomatik izin verme sistemi) ve çeşitli güvenlik sistemlerinde kullanılmak üzere geliştirilmiştir.

Platasis benzeri uygulamalar, yurtdışında, özellikle Avrupa ve Amerika’da otoparkların otomasyonunda ve otoyollarda gerek ücretlendirme gerekse de araç takibi konusunda yaygın olarak kullanılmaktadır. “Traffic Technology International” Dergisi Haziran 2003 sayısında D-Worx tarafından Türkiye’de programlanan Platasis ile ilgili olarak “Dates with Plates” başlıklı bir makale yayınlandı. Türkiye’den dünya literatürüne giren ilk plaka tanıma yazılım Platasis oldu. Platasis, D-Worx bünyesinde hazırladığı için sürekli geliştirerek teknoloji liderliğini sürdürecektir.

Platasis nasıl çalışır?
Plaka Tanıma Sistemi, harfleri ve rakamları okunması istenilen plaka görüntüsünü çeşitli kademelerden geçirir. Platasis, araç görüntüsünü çeşitli filtrelerden geçirilerek plakanın olduğu yeri bulur ve sonrasın da plak resimden çeşitli algoritmalar kullanarak çıkartılır. Son aşamada harf ve sayılardan oluşan karakterleri özel olarak geliştirilen bir karakter tanıma yazılım ile kısa sürede okur.

Platasis donanımı
Platasis yazılımı, taşıtların plakalarının tanınmasını sağlamak için özel bir donanım sitesine ihtiyaç duymaktadır. Görüntülerin en iyi şekilde alınması için, yüksek çözünürlüğe sahibi düşük ışık değerlerinde de kaliteli görüntü sağlayan bir kamera ve odak uzaklığı yüksek bir lens kullanılmaktadır. Bu görüntülerin işlenmesi için de özel olarak dizayn edilmiş, görüntüleri gerçek zamanlı olarak değerlendiren bilgisayar donanım kullanılmaktadır.

Türkiye’de Platasis
Platasis, Acarlar Boğaziçi Koruevleri sitesinde Otopark Otomasyonu amcıyla kullanılmaktadır. Sitenin ana kapısında 7/24 çalışan Platasis, geçen araçların plakalarının okunması ile sisteme kayıt edilmiş olan 1300 adet araç için bariyerin açılmasını sağlamaktadır.

Platasis, çalıntı Araç Otomasyonu amacıyla kurulmuş olup, Antalya Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü sınırındaki kilit noktalarda, gece ve gündüz değişken hızlarla geçen arabaların plakalarını okumaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait, çalıntı araba veritabanı kullanılarak, çalıntı bir aracın geçmesi durumunda yazılım alarm vererek görevli polis ekibini uyarmaktadır.

Hürriyet Gazetesi - Biri Sizi Gözetliyor
23.06.2004
Korkuteli’nde cadde, sokak ve kavşaklar kameralarla kontrol ediliyor. Suç işleyenler, kurallara uymayan sürücüler 26 kamera ile anında tespit ediliyor.

ANTALYA’YA 60 kilometre uzaklıkta ki 15 bin nüfuslu Korkuteli İlçesi Emniyet Müdürlüğü, alkışlanacak bir uygulama başlattı. Teknolojiden yaralanan polis, cadde, sokak ve kavşakları, 26 kamera ile gözetlemeye başladı.

16 bin metre kablo gitti
100 milyar liraya mal olan sistem, şuanda sadece Amerika ve İngiltere’de kullanılıyor. İlçe merkezinde yer alan 6’sı hareket kabiliyetli 26 kameranın görüntüsü kablolar aracılığıyla bilgi işlem odasına getiriliyor. Bu işlem için 16 bin metre kablo kullanıldı.

Suçlulara aman yok
Kameralar sayesinde Korkuteli’nde son bir aydır suçüstü yapılan hırsız sayısı 13’e ulaştı. Bir çok suça sistem sayesinde anında müdahale edilirken, şehirlerarası yol üzerinde bulunan ilçede çalıntı otomobillerde yakalanıyor. Bir ayda 7 çalıntı otomobil ele geçirildi.

Görüntüler saniye saniye inceleniyor
Kameralardan alınan görüntüler, Emniyet Müdürlüğü’nde kurulan bilgi işlem merkezinde takip ediliyor. Uzay üssünü andıran bu merkezde, her kameradan alınan görüntü polis memurları tarafından saniye saniye izleniyor.

Suç oranında azalma oldu
Sistemin başta trafik ihlalleri olmak üzere ilçede suç oranının düşmesine neden olduğunu belirten İlçe Emniyet Amiri Adnan Günay, “Uygulamayı Antalya Valiliği’nin katkılarıyla 3 ay gibi kısa bir sürede başlattık” diye konuştu.

Milliyet Gazetesi - Korkuteli İzleniyor
20.06.2004
Antalya’nın Korkuteli ilçesinde yollara yerleştirilen 25 kamerayla polis kontrol merkezinden ilçeye giriş çıkış yapan araçlar ile ilçedeki önemli noktalar 24 saat izleniyor.

Dijital kameralar aranmakta olan araçların plakalarını okuyup otomatik olarak, uyarı veriyor. Polis 1 aydır uyguladığı plaka tanıma sistemi ile 40’ın üzerinde çalıntı araç yakaladı.360 derece dönebilen ve 2 bin metre görüş alanı bulunan kameralar, 80 milyar liraya mal oldu.

Türkiye’de ilk defa
Korkuteli Emniyet Müdürü Adnan Günay, sistemin Türkiye’de ilk kes uygulandığını belirterek, Amerika, İngiltere ve Macaristan’da uygulanan bu sistem, Türkiye’de sadece Korkuteli’nde kuruldu dedi. Günay, “Kameralar polis vatandaş işbirliği ile kuruldu. Tüm ilçe kontrol merkezinden gözetlenebiliyor. Bu sayede suç oranı yüzde 70 düştü. Yasaya ve çevresine saygılı olan vatandaşlarımız, bu sistemden memnun olduklarını söylüyor” diye konuştu.

Plaka bilgileri girildi
Korkuteli ilçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli komiser Serkan Karabağ, İstanbul’da yapılan Güvenlik Fuarına katıldı. Fuarda güvenlik sistemi yapan firmaların kataloglarını alarak ilçeye dönen Karabağ, İlçe Emniyet Müdürü Adnan Günay’la birlikte inceledi.
Merkezi Güvenlik Sistemi adlı şirketle anlaşan Korkuteli polisi, ilçenin giriş çıkışlarına, kritik kavşaklara, adliye, hastane ve kaymakamlık binası girişlerine olmak üzere toplam 25 dijital kamer koydu. Dijital kameralar bir sistemle merkezdeki bilgisayar odasına bağlandı. Komuta merkezine konulan bilgisayar destekli 30 monitöre de çalıntı ve kayıp 57 bin otomobilin plaka ve diğer bilgileri girildi.

Uyarı mesajı veriyor
Çalıntı 57 bin araçtan herhangi birisi Korkuteli ilçesinden geçerse, kameraların tespit ettiği görüntüden plakayı okuyan bilgisayar, otomatik uyarı mesajı veriyor ve komuta merkezi harekete geçiyor. Görevli polis, kameraların çektiği görüntüden ekipleri yönlendirerek aracın yakalanmasını sağlıyor. Dijital kameraların hastane, adliye gibi noktalarda çektiği görüntülerde davalarda delil olarak kullanılabilecek. Termal özelliği olan kameralar gecede kayıt yapıyor.

Çekim sırasında yakalandı
DHA muhabirlerinin konuyu haber yaptığı sırada ise 34 RH 160 plakalı otomobil Elmalı ilçesi istikametinden gelerek Korkuteli’ne girdi. Antalya istikametine giden dönen aracın plakasını okuyan bilgisayar sistemi, arcın çalıntı olduğu uyarısını verdi. Hemen harekete geçen ekipler, 4 dakika sonra Riyat Hatay’ın kullandığı otomobili ilçe çıkılında yakaladı. Sürücü Hatay, aracının çalıntı olduğu bildirilerek, gerekli işlemin yapılması için karakola davet edildi. Otomobil ise bir polis memuru tarafından incelenmek üzere Korkuteli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.

Radikal Gazetesi - Korkuteli'nde Gece Gündüz Kameralı Takip
30.05.2004
Korkuteli Polisi, 25 kamerayla ilçeyi 24 saat izliyor.

Emniyet Müdürü: “Çalıntı 40 araç bulundu, suç oranı %70’e düştü.”

ANTALYA Korkuteli Emniyet Teşkilatı, uygulamaya koyduğu güvenlik sistemiyle, ilçeyi 24 saat takip ediyor. 25 önemli noktaya yerleştirilen dijital kameralarla çalıntı araçlar anında yakalanıyor.

İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli olan komiser Serkan Karabağ geçen ekimde İstanbul’da yapılan Güvenlik Fuarı’na katıldı. Güvenlik sistemi yapan firmaların kataloglarını alarak ilçeye dönen Karabağ, İlçe Emniyet Müdürü Adnan Günay’la birlikte katalogları inceledi. Sonunda bir şirketle anlaşma yapıldı. İlçenin giriş çıkışlarına, kritik kavşaklarına, adliye, hastane ve kaymakamlık girişlerine olmak üzere 25 dijital kamera konuldu.

360 derece dönebilen ve iki km görüş alanı olan kameralar bir sistemle merkezdeki bilgisayar odasına bağlandı. Sistem, 6 ay önce 80 milyar liraya mal edildi. Komuta merkezine konulan bilgisayar destekli 30 monitöre de çalıntı ve kayıp 57 bin otomobilin plakayla diğer bilgileri girildi.

Bazı görüntüler davalara delil olacak
Çalıntı araçlardan birisi Korkuteli’ne girdiği an, kameraların tespit ettiği görüntüden plakayı okuyan bilgisayar otomatik uyarı mesajı veriyor ve komuta merkezi harekete geçiyor. Görevli polis, ekipleri yönlendirerek aracın yakalanmasını sağlıyor.

Bir aydır aktif alarak çalışan sistem sayesinde toplam 40 çalıntı otomobil yakalandı. Dijital kameraların hastane, adliye gibi noktalarda çektiği görüntüler de davalarda delil olarak kullanılabilecek. Termal özelliği olan kameralar gecede çalışabiliyor.

Emniyet Müdürü Günay, “Bu sistem Türkiye’de ilk kez uygulanıyor. Kameralar polis-vatandaş işbirliğiyle kuruldu ilçede suç oranı yüzde 70 düştü” dedi.

Sabah Gazetesi - Trafik Terörü'ne Karşı da Birleşemez miyiz?
02.12.2003
Sabah Gazetesi yazrlarından Hıncal Uluç’un trafik terörüne karşı yorumları ve ilginç saptamaları…

Jessie Wallace, İngiliz televizyonunun en ünlü oyuncularından. East Enders diye bir dizileri var, ben bildim bileli oynar. Bir pembe dizi.. Bizim “Çocuklar Duymasın”ı nasıl izlerse, bu dizi de İngiltere’de böyledir. Hemen her gün liste başı olur, falan…

İşte bu Jassie’yi, Mercedes’i ile giderken trafik polisleri çevirmişler, üfletmişler.. Alkol durumu sınırların üzerinde çıkmış. Şimdi önce buraya bir “mim” koyun..

Ülkenin en ünlü ve en sevilen oyuncularından biri olmak ve de Mercedes kullanmak, trafik polisi tarafından çevrilmeyi, dahası alkol muayenesine girmeyi önlemiyor.
Şimdi devam edelim ve görelim bakalım, alkollü araba kullananlara İngilizler’e ne yapıyorlar?
Jessie’nin ehliyetine üç yıl, tam üç yıl için el konuyor ve araba kullanması yasaklanıyor.
Dahası…
1000, yazı ile bin İngiliz lirası para cezası ödüyor. Bin İngiliz lirası 2.5 milyar Türk lirası eder.
Hadi İngiltere’de alkollü direksiyona geçin görelim, bu yasalara…

Bayram tatilinde trafiğe verdiğimiz kurban sayısı 150’nin üzerinde…

Dün Erdal Şafak’ın başyazısında korkunç sayılar vardı. 1990–2002 arasında Ramazan ve Kurban bayramlarında toplam 196,5 gün tatil yapmışız. Bu tatil günlerinde, trafikte ölenlerin sayısı 4 bin 215..Bu sayı da, kaza yerinde ölenlerdir ha.. Hastanede ölenler bizde trafik istatistiklerine “yaralı” diye geçerler nedense..

196.5 günde 4 bin 215 ölü… Yani her bayram günü ortalama 21 kurban vermişiz trafik terörüne..

31 Ocak-8 Şubat arasındaki 9 günlük Kurban Bayramı süresince 189 “Kurban’ı da biz Türk insanları kendi aramızdan vereceğiz yani..

Peki bu önlenemez mi?..

El Kaide terörünü kat kat aşan trafik terörüne böyle kurbanlar vermek ille de kaderimiz mi?..

Olur mu?..Böyle kader olur mu?..

Peki nasıl önleyeceğiz bu katliamı?..

Bakın lafı hiç dolandırmadan söylüyorum..

Türk medyası, sorumlu, ülkesinin ve insanının sorunlarına sahiplenen, çözüm arayan ve çözüme kadar işin peşini bırakmayan bir medya olsa..

Türk medyası, birbirleri ile yaptıkları savaşın yarısını, dörtte birini, bu ülke insanını hem de nasıl tehdit eden belalara karşı vermek için birleşebilse..

Öyle hızlı adımlar atarız ki..

Erdal Şafak Sabah’ta başyazı yazdı.. Oktay Ekşi Hürriyet’te.. Bu ülkenin en büyük iki gazetesi belanın dehşetinde birleştiler.. O zaman savaşmak için de birleşemez miyiz?..

Oktay, El Kaide terörü için medyayı topladı. Ortak kararlar alındı.. Trafik terörü için de toplanamaz mıyız?..

Ertuğrul Özkök, Ergun Babahan, Mehmet Y.Yılmaz, Zafer Mutlu, Nurcan Akad, Can Ataklı ve öteki genel yayın müdürleri, ”Trafik terörü ile savaş” için ortak kararlar alamaz, uygulayamazlar mı?..

ATV, Kanal D, Show TV, Star, NTV, CNN Türk bu medya savaşının destek kıtaları olamazlar mı?..

Bu ülkede trafik cezalarının üç otuz paradan, İngiltere, Fransa, Almanya gibi ortak olmayı düşündüğümüz Avrupa ülkeleri düzeyine getirilmesi ve korkutucu olması sağlanamaz mı?..

Bu ülkede trafiğe çıkan sürücünün yakalanma korkusu yok. Polis korkusu yok. Ceza korkusu yok.

Çünkü ortada polis yok.. Dünyanın en görünmez trafik polisi bizde..

Polis olsa da, görevini yapmaz. Çünkü görevinin ne olduğunu bilmez..Ünlüleri çevirmez. Pahalı arabaları çevirmez. Çevirirse başının belaya gireceğini bilir.. Çünkü gerçekten girer, eninde sonunda..

Çevrilen arabaların önemli bit bölümünün yasal ceza değil, onun beşte, onda biri rüşvetle kurtulduğu da yaygın inanış.. O zaman sürücüde yakalanma korkusu niye olsun ki?.

Trafik biliminde Algılanan Yakalanma Riski diye bir önemli deyim var..

Kırmızı yanıyor. Amerika’da geçmeyi aklınıza bile getirmezsiniz. Hele şimdi kavşaklara konan fotoğraf makineleri ile yakalanmanız neredeyse mutlak. Kırmızıda geçmenin cezası da ağır. Hem para.. Hem puan..Hem de sigorta primleriniz yükseliyor. Üç kırmızı ihlali yaptınız mı, ehliyetinize el konuyor. Yeniden almak için bir haftalık aptal kursuna, ardından aptal sınavına girmek zorundasınız.

Yani karşısında kırmızıyı gören Amerikalı’nın algıladığı yakalanma riski neredeyse yüz üzerinde yüz..

Şimdi İstanbul’da istediğiniz trafik ışığını seçin..Vali seçsin..Emniyet Müdürü seçsin, Trafik Müdürü seçsin.Gidelim köşeye on dakika bekleyelim. İnsanların nasıl pervasız kırmızı ihlali yaptığını görürüz. Pervasız.. Çünkü algılanan yakalanma riski, Türkiye’de sıfıra yakındır. Yakalananın ceza ödeme ihtimali de onda bir. Ödediği ceza da üç otuz para..

Cep telefonu ile konuşmaktan korkan sürücü var,mı bu ülkede.. Dün sabah geliyorduk, adam motosiklette. .Elinde cep telefonu numara arıyor. Yani tek elle motor kullanırken yola da bakmıyor.. Yer İstanbul’un en belalı kavşaklarından biri.. Hem de nasıl kalabalık ve kavşakta ekip arabası var.. Ama görüntüde ekip olduğu halde benim insanımın umursamadığı yok..

Emniyet şeridi ihlali yapmaktan korkan var mı?..

Dün bir e-mail aldım.. Emniyet şeridinde sıra sıra arabalar.. Arkadan mavi kırmızı ışıklar yakarak, sirenler çalarak trafik arabası gelmiş.. Bana mektup yazan ”Şimdi buldular belalarını” demiş.. Dediği ile kalmış.. Meğer emniyet şeridinden gelen ekip arabası, ışıklar yakarak, sirenler çalarak, şeridi dolduranlardan yol istermiş..Trafik arabası çekmiş gitmiş..

Türkiye’de kafa bu.. Polisin görev anlayışı bu..

Hıncal yazarsa.. Okuyan amir emir verirse, üç gün, hepsi üç gün gidiyor, kontrol eder gibi yapıyor, özür dileyerek ceza yazıyorlar. Sonra eski tas eski hamam.. Hadi bu koşullarda gelin önleyin bakalım yüzlerce, binlerce cana mal olan, her yıl haritadan bir kasabayı silip götüren trafik terörünü?.. Medya el ele vermeli.. Medya ortak savaşı başlatmalı.. Sonuç alana kadar savaşı bırakmayacağını göstermeli.. O zaman belki Meclis silkinir.. O zaman belki içişleri bakanları, emniyet genel müdür yardımcıları, emniyet ve trafik müdürleri, valiler, kaymakamlar silkinir ve üzerlerine düşeni yapmaya başlarlar..

O zaman belki vatandaşta hem ‘Algılanan Yakalanma Riski’ katsayısı artar, hem de biraz bilinçlenip, bu savaşta yer alma duygusu yerleşir..

Erdal haklı..Bu topyekun verilmesi gereken bir savaş..

Topyekun savaşı da ancak el ele vermiş medya başlatabilir..Görev genel yayın müdürlerinin..

Bir iki köşe yazısı ile iş olmaz çünkü..Gazeteler tüm sayfaları ve güçleri ile bu savaşa girmek zorundalar..Manşetleri, sürmanşetleri ile..

Günde 21 kurban vermeyi önlemenin yolu, genel yayın müdürlerinden geçiyor..

Bu savaş için birleşebilecekler mi?..

Göreceğiz!..